Kısa bir süre önce Fransa ve İtalya’yı kapsayan yaklaşık 2 haftalık bir yurt dışı seyahatim oldu. Burada Nice, Cannes, Monaco, Bologna ve Floransa’yı gördüm. Her ne kadar bu güzel şehirlerin önemli yerlerini tek tek görüp, keşfettiysem de Korkma! Buralarda şuraya gidin, bunu tadın, şunu yapmadan dönmeyin gibi tavsiyelerde bulunmayacağım. Onları zaten bir çok sitede, blogda çok iyi yapanlar var. Paylaşmak istediğim şeyler ülkemizde olmayıp (ya da benim denk gelmediğim) oralarda olan farklılıklar üzerine tabi pazarlama, marka penceresinden…derdim tam olarak da bu 🙂
Aklımda kalanlar…
- Bazı yeme-içme yerlerinde sandviçlerin üstüne minik ülke bayrakları dikiyorlar ( bu, turist hangi ülkedense oranın bayrağı oluyor)
- Bir çok yerde karpuzlar yarım satılıyor. Koca bir karpuzu alıp yiyememe ve acaba içi kırmızı mıdır? riskleri tüketici için ortadan kalkmış olup, satan içinde tezgahında güzel bir görüntü oluşturuyordu.
- Bir markette Vişneli Coca Cola gördüm. Yaz sıcağında buz gibi farklı, güzel bir tercih olabilirdi aslında. Sonradan satın alıp denemediğime üzüldüm 😦

mor kaplı vişneli coca cola_nice (fransa)
*Starbucks’ın bazı ürünleri süpermarketlerde vardı. Süpermarkette Starbucks’ ı görmek değişik geldi bana.

süpermarkette starbucks_nice (fransa)
- Fransa Nice’de gerçekleşen üzücü terör eylemi sırasında sanırım tam da o an kişilerin elinden düşen bardak, oyuncak vs. hiçbir şekilde yerden kaldırılmamış ve etrafının çevrelenmiş olduğunu gördüm. Olay acı bir olay fakat bunu bile pazarlayıp o bölgeye gelen turistlerin bakmadan geçmediği bir forma sokulmuş.
- Nice’de ki muhteşem mimariye sahip tarihi binaların hemen hemen hepsi yavruağzı, turuncu ve sarı renklerindeydi bunlara birde güneş etki edince inanılmaz rahatlatıcı, sıcak ve samimi bir hava ortaya çıkıyor. Bu hava ve atmosferin oluşması şehrin pazarlanmasında oldukça etkili.

nice sokakları_nice (fransa)
- Nice meydanının oralarda yerden çıkan tazyikli suya gece, Fransa bayraklarının rengi verilmesi hoş bir görüntü oluşturuyordu tabi daha sonra kişilerin çektiği fotoğraflar sosyal medyadan bir bir dağılıyordu.
- Nice sokaklarının güzel kokusu (bayanların parfümlerinden de olabilir) insana kendini iyi hissettiriyor. Aynı şeyi Belgrad ta da farkettim oraya da özgü bi koku vardı. Yani bu kokuları sanırım belediyeler sıkmıyorlar fakat öyle yada böyle o şehre has güzel bir koku bütünlüğü oluşuyor. Aslında tıpkı bazı avmlerde olduğu gibi caddelerde de genel anlamda belediyeler koku pazarlama işine girseler hiç fena olmaz hani 🙂
- Bologna’da Durex makinası. Bu bizim ülkemizde tabiki olmaz fakat yaratıcı bir hamle olduğuda bir gerçek.

durex makinası_bologna (italya)
- Floransa’da bir caddede yere çizilen sanat eseri harika görünüyordu. Çoğu kişinin ordan geçmesine ve akebinde alışverişe sevk ediyordu.

sokak sanatçısı_floransa (italya)
- Cannes’da ki yüzen sahne oldukça farklıydı daha çok teknelere yönelik bir eğlence tasarlanmış teknelerin insanlar gibi yanaşıp deniz diskoteği görüntüsü.
- Cannes ve Nice de bulunan palmiyeler şehrin pazarlanmasında kesinlikle etkili. Şehre bir silüet oturtulmuş. Magnetlerde dahil olmak üzere bir çok hediyelik eşyada palmiye vurgusu yapılmış.
- Cannes denilince akla ilk gelen şey sanırım Cannes film festivali ve o muhteşem kırmızı halı. Sanırım buraya gelen turistlerin aklındaki ilk şey o binayı görüp, kırmızı halıda yürümek ve fotoğraf çektirmek. Şehirde film ve sinemaya özgü bu binadan başka pek bir şey göremedim fakat öyle bir algı oluşturulmuş ki ve dünyaya da öyle güzel pazarlanmış ki buradakiler sanki sinema ile yatıp, sinema ile kalkıyorlar. Ne olursa olsun adamlar kenti dünyaya güzel pazarlamışlar. Yani oluşturulan algı gerçekten iyi iş yapıyor.

kırmızı halıdan selamlar 🙂 cannes (fransa)
- Monaco tarafı ise Formula ve Monte Carlo (casino) temellerine oturtulmuş bir yer. Derslerde, seminerlerde anlatılan lüx pazarlamanın bu küçücük ülke ile tamamen hayat bulmuş hali. Lüx markaların vitrinleri, spor arabaların ihtişamı zaten bu bütünün birer parçaları. Ev fiyatları ise 1+1 (en ucuzu) 3 milyon TL olarak gördüm.
- *Floransa’da çikolata kaplı dondurma külahları ilgi çekiciydi. Ayrıca bazı dondurmacılar Algida’nın buz parmak tarzı dondurmasını burada birçok renk ve tat seçeneğinde sunmaları farklıydı (klasik dondurmanın dışına çıkılmış)
- Algida markası Floransa’ya özgü özel bir yer açmış ve vitrinine kuyumcuların altın ürünlerini koyduğu gibi altın renkli leopar desenli Magnumları koyması ile oldukça fark yaratmış. Burayı gören fotoğraf çektirip içeri giriyor ve tabi büyük ihtimalle bir dondurmada alıyor. Magnumunuzun üstünü oradaki seçeneklere göre size özel hale getirip sunuyorlar. Hem ürün farklılığı hem de mağaza atmosferi anlamında bana oldukça etkileyici geldi.

algida magnum floransa şubesi_floransa (italya)
https://twitter.com/aliemresuslu
Bana, Fanta’ya sarı kola diyen adamın basit düşünce yapısını ver Allahım…