Bu hafta sonu Boyner grubunun son gözdesi  turuncu, kırmızı gibi oldukça enerjik renklerden oluşan Wepublic’i inceleme fırsatı buldum. Wepublic ne mi? Wepublic tıpkı Boyner gibi (fakat daha üst segment) içerisinde çok sayıda markanın tek bir çatı altında toplanmış  olduğu koca bir mağaza. Wepublic’te 600 e yakın marka bulunmakta ve bunlardan 100 kadarı Türkiye’de ilk kez satışa sunuluyor. Eminim o yeni markaların yöneticileri de en az Boyner grubu kadar sonuçları merak ediyordur. Türkiye’ye gelsek ne yapabiliriz? diye.

Wepublic özgür, yaratıcı, samimi, ilham veren, eğlenceli bir insan olma çabasında en azından marka kişiliği olarak bu seçilmiş. Diğer alışveriş noktalarından ayrılmak istediği yer ise alışverişe deneyim ve samimiyet katmak. Her marka samimi olma çabasında fakat deneyim genel anlamda ülkemizde nedense es geçiliyor. Oysa dünya bu işe bir hayli kafa yoruyor. Özellikle hazır giyim işlerinin internetten satın almalarının artığı bu günlerde müşterileri mağazalara çekmek ‘’deneyim pazarlaması’’ ile mümkün görünüyor. Boyner’in son ‘’hopi’ işindeki gösterdiği başarı sanırım Wepublic’e bir altyapı oluşturmuş. Öncelikle İstanbul Akmerkez’de olması yer seçimi anlamında başarılı. İstinye Park ve Zorlu Center’ın popülerliğinin arttığı bu günlerde Akmerkez içinde Wepublic iyi gelmiş gibi. Nede olsa Akmerkez bu furyanın ilk temsilcilerinden. Wepublic Akmerkez’de 4 katlı olarak hizmet veriyor.3 kat bayanlara, 1 kat erkeklere ayrılmış görülüyor. Ve Akmerkez’de nerdeyse her yol Wepublic’e çıkıyor.

20161022_144642

*Wepublic silueti (pazarlama-marka)

Cem Boyner’in açıklamalarında Wepublic’in yeri; Beymen ile Boyner’in arasında yani ne überlüks ne de mass. Fakat Wepublic’te bulunduğum zaman içerisinde gördüğüm markaların ortalama fiyat aralığı 1000-1500 tl civarında(ürüne göre değişken) görünüyordu. Bir tshirt 350 tl den başlıyor.  Bayan çantaları mesela Michael Kors 1000-1500 tl den başlıyor. Saint Laurent çanta 4500 tl den başlayıp 7000 tl ortalamasına ulaşıyor. Bu fiyatlar ve lüks markalardan oluşan Wepublic belki Avrupa için mass üstü fakat Türkiye standartlarında über lüks duruyor. Zaten öğrendiğim kadarı ile Boyner grubunun hedefi Wepublic’i Türkiye’de 2 yıl denedikten sonra Avrupa’ya açılmakmış. Burada elde edilecek tecrübe ile orada daha güzel işlerde yapılabilir. Bu arada Wepublic’te hangi markalar var acaba? Sorusu kafana takıldı ise

kadın https://www.wepublic.com.tr/kadin-brand-34643

Erkek https://www.wepublic.com.tr/erkek-brand-34628

şeklinde…

Mağaza atmosferine gelince; öncelikle buraya gelenlerin ilk dikkatini çeken şey  her kattan görünen ve ortama dinamik bir hava veren kocaman WEPUBLİC yazılı bölüm. Hani şehirlerin bir silueti olur ya onun gibi. Buranında silueti bu bölüm. Gelen müşterilerin en çok fotoğraf karesi aldığı yer diyebilirim. İkincisi ise ‘’wuhuhu’’ adı verilen kaydırak bu sizi 4.kattan en aşağıya birkaç saniyede indiriyor. Eğlenceli görünüyor. Burası sanırım herkes için tasarlanmış. Ama tabiki şuan miniklerin egemenliğinde 🙂 En azından aileleri mağazaya çekmek için birebir. En alt katta ‘’petra coffee’’ ve en üst katta ‘’chado tea’’ gibi mekanlarında burada olması güzel düşünülmüş. En üst katta sesli kitap uygulaması ile istediğiniz kitabı da ücretsiz dinliyebiliyorsunuz. Mesala benim gittiğim zaman ‘’Kürk Mantolu Madonna’’ kitabı ilk sıradaydı (malum, yanlış anlamadan tekrar gündem oldu). Ayrıca büyük ve devamlı yenilenen pop-up lar gerçekten mekana enerji katıyor. Ama bence en güzel düşünülmüş yer ise kendini evinde hissettiren koltuklar, çalışma masaları diyebilirim. Yani burada alışveriş yap veya yapma al laptop’ını otur çalış veya dinlen sana karışan kimse yok. Bir nevi Starbuck’ın yaptığı gibi. Satıştan çok yaşam alanı oluşturma konsepti.

 

20161022_141611

*Wepublic’te renkli kazaklar (pazarlama-marka)

Deneyim tarafında haftanın belli zamanlarında workshopların yapılıyor olması başarılı. Benim gittiğim zamanda bayanlar için kuru çiçeklerden aksesuar çalışması vardı. Bunun gibi dışarıda belki para verip gidilecek etkinlikler burada müşterinin hizmetine ücretsiz sunuluyor.

Buradaki kampanya çalışmalarında gözüme çarpanlar;

  • ‘’welike’’ etiketli ürünlerde %20 indirimlerin olması (Her yerde olan klasik indirimler)
  • Akbank kredi kartlarına  özel 500 tl ve üzeri alışverişlerde 100 tl anında indirim—100 tl ve üzerinde  250 tl indirim olması (ürün fiyatlarının yüksek olması sebebi ile Akbank kartı olanlar için güzel olmuş)
  • Ve tabi bazı ürünlerde hediye çekleri ve hopi paracık uygulaması (özellikle burada normal yerlere oranlara çok daha fazla paracık puan kazanılabiliyor)

İletişim dili, sloganlar vs. neredeyse tamamen İngilizce

Favorim ; feet on the ground, heart in the sky

Hikaye makinası ise güzel bir detay olmuş. Makinede ‘’hikaye al’’ tuşuna basınca efsaneleşmiş film repliklerinden bir tanesi şansınıza kağıt olarak çıkıyor. Benim ki Rocky İV’den şu replikti. Balboa ne de güzel söylemiş değil mi? 🙂

20161023_152644

*Wepublic hikaye makinası (pazarlama-marka)

 

 

Kendimce gördüğüm eksiklikler;

  • Raflardaki ürünlerde müşterilerin kafası karışmasın diye marka isimlerinin büyük yazılması güzel fakat bu marka isimlerinin yanında (özellikle ülkemize yeni gelenlerin) müşteriyi bilgilendirme anlamında küçük hikayeler olsa bence gayet hoş olurdu. Yani bu hangi ülkenin markası? nelerin öncüsü? bugüne kadar neler yaptı? Vb. O motivasyon ile müşteri etkilenip belki hiç almayacağı ürünü bile alabilir.
  • Satış elemanları hoşgeldiniz dedikten sonra müşterinin etrafında rahatsızlık verecek düzeyde dolanıyor. Özellikle üst segment müşterinin bundan pek hoşlanacağını sanmıyorum. Yani artık ortalama mağazalarda bile bu yok. Satış elemanları müşteriyi göz ucu ile takip edip kararsız kaldıklarını hissettikleri anda veya müşteriden yardım talebi geldiği anda destek verir ise satış anlamında çok daha verimli olur kanaatindeyim (bu anda kısa bir marka bilgiside müşteriye verilirse tadından yenmez)
  • Kampanyaların sadece fiyat indirimi ile verildiğini gördüm. Oysa deneyimin ve yaratıcılığın vurgulandığı Wepublic’te, kampanyalarında buna paralel ilerlemesi daha etkili olurdu. Örneğin belli bir tutarın üzerindeki alışverişlerde bir konferans, sergi, konser, uçak bileti gibi kampanyalar sanırım fiyat indiriminden çok daha etkili olur. Özellikle ortanın üstü bir hedef kitlesi olan Wepublic müşterisi için. Deneyimse bunlarda birer deneyim.
  • Bazı markaların kendine has kokuları vardır. O ortama girince orda olduğunuzu hissederseniz. Bunu Wepublic’te bulamadım. Ya da farkedemedim. Enerjik, yaratıcı, farklı bir ortam oluşturulmak isteniyorsa markanın kendine has bir kokusu kesinlikle olmalı. Markanın anlatmak istedikleri ile bezenmiş, sadece Wepublic’e gittiğinizde farkına varacağınız bir koku hiç fena olmaz gibi.

Toparlamak gerekirse bu kadar üst segment markaların Türkiye’de bir çatı altında toplanmış olması gayet güzel bir gelişme. Yani gelir durumu ortanın üzerinde olanlar ve belli markaları takip eden kişilerin artık yurt dışına gitmesine gerek kalmadan markalarına ulaşabilecekler ve muadili markalar ile tanışabilecekler. Şuan için kendimce bazı eksiklerini gözlemlesem de (düzelmeyecek şeyler değil) Bence genel hatları ile başarılı bir iş ortaya çıkmış. En azından ortamda yaratıcı, enerjik, deneyime sevk edici bir hava var. Burada elde edilecek tecrübelerden sonra umarım Wepublic, ileride yurt dışına açıldığında özellikle Avrupa ülkelerinde tercih edilen bir marka haline gelir.

https://twitter.com/aliemresuslu

Bana, Fanta’ya sarı kola diyen adamın basit düşünce yapısını ver Allahım…