Apple ve diğer markalar artık yeni ürün çıkarma olaylarını o kadar sık yapmaya başladılar ki yeni çıkardıkları bir ürün daha bir yıl bile olmadan hemen bir üst modeli piyasa sürülüyor. Yani cep telefonu örneğinden gidilirse büyük paralara alınan donanımlı bir cihaz daha üzerinde çizik bile olmadan aynı ürünün bir üst modeli çıkınca eski, tercih edilmeyen konumuna düşüyor (yeni çıkan ürün diğerinden çook çok üstün özelliklere sahip olmasada). Bu durum cep telefonu piyasasında daha sık rastlanan bir durum. Özellikle Apple ve Samsung  gibi pazarın hakimi markalar birbirileri ile bu konuda yarış haline girmiş durumdalar. Bu günümüzün kaçınılmaz bir gerçeği.

Fakat ben burada bu konudan ziyade farklı bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Geçenlerde Marketing Talks twitter adresinde denk geldiğim bir tweet beni harekete geçirdi.

Bu twitte  bir video paylaşılmış

Apple kısa bir süre önce pazara sunacağı iPhone 6 dan daha üstün özelliklere sahip olan yeni modeli olan iphone 6s i tanıttı. Tanıtımda da henüz piyasaya sürülmediği ifade edildi. Video da bu konu özetle;  Amerika’da bir sokak röportajı yapılıp insanlara Apple’n yeni çıkardığı iphone 6s henüz piyasaya çıkmadı fakat kendilerinde bu cihazdan test amaçlı olduğunu söyleyip cihazı kişilere denetmek üzerine kurgulanmış. Fakat küçük bir farkla.

Apple’n 2007 yılında çıkardığı ilk iphone telefonu, yeni çıkan iPhone 6s olduğunu söyleyerek insanlara denettiler. Ve ortaya çıkan sonuçlar inanılmazdı.

İlgili video ;

Bu video’da  markanın ve algının tüketiciler üzerinde ne kadar etkili olduğu çok net bir şekilde görülüyor.

Sahip olmalısın, yeni iPhone çıktığında her zaman satın almalısın.

Apple, her zaman ‘’yine yapar’’ ‘’en iyisini yapar ‘’

Gibi cümleler bu videoda benim en dikkatimi çeken yerler oldu. Yani sırf Apple çıkardı diye sabahın köründe saatlerce bekleyip eski bir telefonu bile almayı göze alabilecek insanlar var.

Artık Apple yada Apple gibi büyük markalar, o istenen marka gücünü ve müşterilerinde oluşturdukları marka sadakatini o kadar sağlam bir noktaya getirmişler ki, çok basit bir ürünü yeni diye pazara sürseler eminim ki tatmin edici satış rakamları elde ederler.

Burada aslında Apple bir örnek.

Immanuel Kant’a göre, biz bazı şeyleri olduğu gibi değil, bizim istediğimiz biçimde görürüz.Herhangi bir zamanda algıladıklarımız sadece uyaranın yapısına bağlı değil, aynı zamanda ortama, önceki deneyimlerimize, o andaki duygularımıza, genelde istek, tutum ve amaçlarımıza bağlıdır.

Algı denilen kavramın gücü o kadar yüksek ki sanırım çoğu zaman gerçek doğrudan bile etkili. Ve bunun önemini bilen markalar bu avantajı sonuna kadar kullanıyor. Apple gerçekten işini iyi yapan ve hepsinden önemlisi pazarlama odaklı, öncü bir marka. Tamam ürünleri başarılı ve şüphesiz pazarında lideri. Fakat kısa bir süre önce cep telefonunu değiştiren birisi olarak, piyasada kendimce yaptığım araştırmalarda aslında özellik olarak iphone dan çok daha fazla özelliği olan ve ayrıca daha ucuza satın alınabilecek telefonlar gördüm.

Fakat Apple markası tüm dünyada insanlar üzerinde öyle bir algı yaratmış ki.

Oluşan algı çok net: En son çıkan iphone tartışmasız dünyanın en iyi cep telefonudur.

Bu telefonu aldığınızda en iyisini almış olma hissiyatı,rahatlığı ve prestiji de cabası.

Ve tüketim toplumu özelliğimizin her geçen gün artığı şu zamanlarda özellikle pazarlama ve marka ekipleri işlerini öyle güzel yapıyor ki,

Artık yeni çıkan şeyleri almadığımızda sanki bir şeyler eksik kalıyormuş havasına kapılıyoruz.

Son söz olarak videodaki sunucunun da söylediği gibi,

Biliyor musunuz?

Belkide paramızı almayı hak ediyorlar 🙂

https://twitter.com/aliemresuslu

Bana, Fanta’ya sarı kola diyen adamın basit düşünce yapısını ver Allahım…